Sertoğlu Federasyonu’nun futbolumuz için iyi şeyler düşündüğüne eminim. Kötü niyetli olmadıkları da kesin! Ne var ki aldığı kararlar, günlük olaylardan kaynaklandığından anlık ve geçici oluyor. Başkanlığa seçildiği ilk yıllarda temel konulara yönelik verdiği sözleri yerine getirmemesi de işte bu “Palyatif”likten kaynaklanmaktadır.
Prensiplere önem vermemesi, tek adamlık psikozu içerisinde her şeyi mekânından yönetmesi maalesef futbolumuzu bugünkü konuma getirmiştir. Yani futbolumuz yaz-boz tahtasına döndürülmüştür…
Hasan Sertoğlu başkanlığındaki Futbol Federasyonumuz, sonucu belli olan KOP sürecindeki gerçeği gördükten sonra, asli görevlerini ön plana çıkarmaya başladı. Bunlar sevindirici gelişmeler. Ancak, anlık-günlük davranışlardan bir türlü vazgeçemiyorlar.!
Örneğin son Yönetim Kurulu toplantısında alınan (+1 yabancı) kuralı gibi. Yani Süper Lig takımlarımıza bir yabancı futbolcuyla mukavele yapma imkânı tanıyan karar. Nerede kaldı “yarış sürerken kural değiştirilmez” prensibi?
Bunun adına ben yaptım oldu denmez de ne denir? Daha önce de yapıldı, kabul ama iki yanlışi bizi doğruya götürmez ki!
Kararın, ne getirip ne götürdüğü kulüpten kulübe değişir. Bu eldeki kadro yapısına bağlı bir olgu! Federasyonun da muhakkak bir gerekçesi var. Ancak zamansız olduğu kesin. Benim anlamakta zorlandığım konu ise üç futbolcuyla mukavele yapılacak olmasına karşın niye bu üç futbolculardan birisini dışarıda bırakma zorunda bırakılıyor kulüplerimiz?
Yoksa bu yabancı futbolcular ‘mülteci’ sıfatı mı taşıyorlar? Zor durumda mıdırlar ki, kulüplerimiz bunları oynatmadan masraflarını, maaşlarını ödemeğe zorlanıyor?
Kardeşim, kulüplerimiz mademki ücretlerini ödemek zorunda, oynamalarına da müsaade ediniz. Tribünde oturan futbolcuya niye para harcasın ki kulüplerimiz?
Ayrıca tribünde oturan yabancı futbolcunun futbolumuzu sağlayacağı faydaların da ne olabileceğini anlayabilmiş değilim.
Kadronuzda yabancı futbolcu görmek istiyor musunuz, istemiyor musunuz? İşte mesele bu! Gerisi lafı-güzaf…
