Federasyon Başkanı kazandı, ülke basketbolu kaybetti
Spor camiasının yakından takip ettiği bir süreç sonrasında sporcumuz Angelo Warner için lisans çıkarma işlemi reddedilmiştir. KKTC Basketbol Federasyonu Başkanı Ertuğ Nasıroğlu bu süreçte amacına ulaşmış ve davasını kazanmıştır. Federasyon Başkanını bu başarıya götüren ve ülkemizdeki basketbol liglerini durma riski ile karşı karşıya bırakan Spor Dairesi’nin desteği de yadsınamaz. Ancak, kaybeden KoopSpor değildir, ülke basketboludur.
Basketbol Federasyonu kendi uygulamadığı maddeyi öne sürdü
Tüm kamuoyunun 13 Ocak 2016’tan beri gündeminde olan sporcumuz Angelo Curtis Warner’ın lisans işlemi ile ilgili 18 Ocak’ta başlattığımız yasal süreç 21 Mart tarihinde Spor Dairesi Genel Ceza Kurulu’nda sonuçlanmıştır. Gelinen son aşamada, tüm spor camiasını hayrete düşürecek şekilde Genel Ceza Kurulu’ndaki en ilginç savunmayı Basketbol Federasyonu yapmıştır. Şöyle ki, federasyon, yıllardır hiçbir şekilde uygulamadığı, adeta rafa kaldırıp unuttuğu, Spor Dairesi’nin bugüne kadar kayıtsız kalarak göz ardı ettiği bir maddeyi öne sürmüş ve sporcumuza lisans verilmesine engel olmuştur.
Özel hastane raporu yerine KoopSpor için devlet hastanesi raporu şartı
Bahse konu maddede, sporcu lisanslarının düzenlenebilmesi için sporcunun tam teşekküllü bir devlet hastanesinden alınmış bir sağlık raporunu ibraz etmesi zorunluluğu ve bu raporun her yıl Sağlık Bakanlığı’na bağlı sağlık merkezlerinde onaylatılması şart koşulmaktadır. Tam bu noktada, Spor Dairesi Genel Ceza Kurulu sadece basketbol camiasını değil, futbol camiasını ve hatta tüm spor dallarını çok yakından ilgilendirecek şekilde ilginç bir karar üretmiştir. Spor Dairesi Genel Ceza Kurulu, ülkemizde basketbol dahil neredeyse tüm spor branşlarındaki sporcular için yıllardır uygulanmayan ancak bugüne kadar da Spor Dairesi dahil hiçbir resmi makamın da itirazda bulunmadığı, güncelliğini büyük oranda yitirmiş bir yasa maddesi olan (67/1999 sayılı Beden Eğitimi ve Spor Yasası, Madde 31.2) sağlık raporlarının devlet hastanesinden alınması gerekliliğini öne sürerek sporcumuza lisans verilmemesine karar vermiştir.
Federasyon Başkanının KoopSpor’a karşı tavrı manidar
Her şeyden önce Basketbol Federasyonu Başkanı Ertuğ Nasıroğlu’nun KoopSpor’a karşı tavrına ve sporcumuza lisans verilmemesi için güttüğü hırsa bir anlam veremediğimizi belirtmek isteriz. Hakketmediğimiz bu yaklaşım sonucunda elde edilecekler ancak bir rakibimize fayda sağlardı, ki nitekim bu konuda federasyonun buna olanak sağladığını üzülerek görmekteyiz. Federasyon Başkanı bilmelidir ki, KoopSpor, Kooperatif Merkez Bankası’nın(Koopbank) bir spor kulübüdür ve Koopbank 23 yıldır hiçbir mecburiyeti olmadan, sırf ülke sporuna hizmet verebilmek, topluma ve gençliğe karşı hissettiği sorumlulukları yerine getirebilmek ve bir avuç seyirciye de basketbolun zenginliklerini gösterebilmek adına bu alanda yer almaktadır. Spor hırs gerektirir ancak bizler hırs küpü değiliz, bileğimizin hakkı ile bu sezon tek bir yenilgi almadan buraya geldik. 23 yıldır onlarca kupa kazandık, şimdi ise bir kişinin çıkıp bahanelerle başarımıza engel olmasına izin vermeyiz. Bu tür davranışların bizim kültürümüzde yeri yoktur.
Yasalar hatırlandığı zaman değil, her zaman ve herkese eşit uygulanmalı
Şampiyon olmak her kulübün yegâne amacıdır, ancak belli ki Federasyon Başkanını KoopSpor’un şampiyon olma olasılığı rahatsız etmektedir. Ne yazık ki, fedarasyon başkanı bir federasyonun başkanında aranan en temel özellik olan her kulübe eşit mesafede davranma ve daha da önemlisi hak ve hukuku hatırladığı zaman değil, her zaman kullanabilme niteliklerini bir kenara bırakmıştır. Bunu basketbol camiasının içindeki büyük bir kesim üzülerek gözlemlemektedir.
Sporcunun imzası konusundaki iftira polise taşındı
Basketbol Federasyonu o kadar ileri gitmiştir ki, bir kriminal suç uzmanı gibi davranarak sporcumuzun attığı imzanın gerçek olmadığını öne sürmüş, iftira niteliğindeki suçlamaları ile KoopSpor’u itham etmeye varacak bir noktaya gelmiştir. Bu konuda hem KoopSpor hem de bağlı olduğumuz Koopbank olarak Polis Genel Müdürlüğüne federasyon yetkilileri aleyhine suç duyurusunda bulunduğumuzu ve bunun sonucunda federasyon yetkililerinin poliste ifadeye çağrıldığını ve soruşturmanın halen sürdüğünü belirtiriz.
Spor Dairesi Genel Ceza Kurulu’nun Basketbol Federasyonu’nun öne sürdüğü yasadaki bir maddeye dayanarak aldığı karara saygılı olmakla birlikte, aşağıdaki konulara kamuoyunun ve ülkemizdeki tüm spor kulüplerinin dikkatini çekeriz :
Lig durabilir
Spor Dairesi’nin neden basketbol branşındaki hiçbir lisansı denetlemediğini merak ediyoruz. Öyle anlıyoruz ki, denetleselerdi, bahse konu yasa maddesinin aksine sağlık raporlarının devlet hastanesinden alınmamış olduğu ve/veya raporların her yıl Sağlık Bakanlığı’na bağlı sağlık merkezlerinde onaylattırılmamış olduğu için tüm lisanslar geçersiz sayılacaktı. Bu konuda biz dahil herhangi bir spor kulübünün yapacağı bir girişim sonucunda ligin durma riski ile karşı karşıya kalınacağı aşikârdır.
Bu davada kazanan belli, kaybeden ise ne yazık ki ülke basketbolu olmuştur. Önümüzdeki süreçte sonuçlarını hep beraber izleyeceğiz.