Bağlı bulunduğu kurum veya kuruluşu temsil etmek mi? O kuruluşun haklarını korumak mı? Gerektiği yerde karar vermek mi? Kriz yönetmeyi bilmek mi? Son sözü söylemek mi? Aldığı bayrağı ileriye taşımak mı? Yönettiği kurumun şan, şeref ve haysiyetini korumak mı? Gerçekten başkan olmanın ne anlama geldiğini biliyor muyuz?
Aslında başkan olmak, yukarıda saydıklarımın tümünü ifade etmektedir. Bir kulübe veya bir federasyona başkan olmuşsanız, öncelikli göreviniz, sahip olduğunuz bu unvanı ve makamı en iyi şekilde temsil edebilmektir.
Söylediğiniz her söz, yaptığınız her hareket veya eylem, temsil ettiğiniz kitlenin tümünü ilgilendiriyor. Yani başkan olmak, her aklınıza geleni yapmak veya “ben başkanım ne istersem söylerim, yaparım” düşüncesinde olmak demek değildir.
Yaptığınız her hareketin, hizmet verdiğiniz camiayı bağladığını unutmamalısınız. Bir hareketi yapar veya bir demeci verirken, mutlaka çok iyi düşünmeniz gerekir. İleride pişman olacağınız veya yapamayacağınız hiçbir şeyi ne söyleyin ne de yapın. Sadece günü kurtarmak için medyayı da kullanmaktan kaçının. Sonra bir gün tüm yaptıklarınız ve söyledikleriniz altında ezilebilirsiniz.
“Keskin sirke küpüne zarar verir” sözünden hareketle, sağduyu ve soğukkanlılığınızı asla bozmamalısınız. Başkanlık sistemi ile yönetilen kulüp ve federasyonlarımızda, başarı ve başarısızlığın tek sorumluları başkanlardır. O nedenle başkan olan kişiler, her zaman çok dikkatli olmalıdır.
İki hafta önce B.Bağcıl - Lefke maçında çıkan olaylar sonunda, sahaya giren Lefke başkanına, üç ay hak mahrumiyeti, takıma hükmen mağlubiyet ve 4 maç sahaları kapatma cezası verildi.
Bu olayın hemen arkasından, geçen hafta da MTG - Gönyeli maçı esnasında, bu kez Gönyeli başkanı ve Asbaşkanı içkili bir şekilde sahaya girip, takımını sahadan çektikleri için, Gönyeli başkanı ve Asbaşkanına üç ay hak mahrumiyeti, takıma da hükmen mağlubiyet cezası verildi. MTG’ye de sahaya pet şişe attığı için ihtar verildi.
Kötü hareketler, hiçbir zaman emsal teşkil etmiyor. Kaldı ki kulüp başkanlığı gibi önemli bir görevi üstlenmiş ve bir camiayı temsil eden kişiler, hareket ve tavırlarına azami şekilde dikkat etmelidir.
Sporun ruhunda sevgi, saygı ve kardeşlik yatır. Başkan olarak sizler örnek davranışlar içerisinde olacaksınız ki, arkanızdan gelen nesiller sizi olumlu yönde takip etsin. Yoksa başkan olarak sizler bunu gösteremezseniz, gençlerden ne size ne de topluma saygı duyulmasını bekleyemeyiz.
Demek ki, iktidara gelirseniz, hal ve hareketlerinize dikkat edeceksiniz. Kibirli olmayacak, kendini beğenmişlik yapmayacaksınız. Sizi ve camianızı zor duruma düşürecek davranışlardan kaçınacaksınız. Ahlak ve etik kuralara uyacaksınız. Unutmayınız ki, sonsuz iktidar yoktur. Her iktidar geçicidir ve herkes er veya geç yaptıklarının hesabını önce genel kurulda, sonra da spor kamuoyu önünde vermek zorundadır.