Ancak şu da bir gerçek ki, eski başkanlar görüşlerini sadece Genel Kurul toplantılarında açıklarken şimdiki başkan Hasan Sertoğlu, basın yolunu tercih ediyordur. Yani öncelikli muhatap basın olmuştur. Üyeler, öğrenmese de olur düşüncesi hâkimdir şimdiki başkanda!
Bu davranış spor kamuoyunun bilgilendirilmesi bakımından daha şeffaf ve demokratik görülse de Sayın Sertoğlu’nun söz ve eylemlerinin bir birini tutmaması ikilik yaratmasına neden oldu! Bundan dolayıdır ki spor kamuoyu yanlış veriler üzerinde tartışır oldu. Bir tarafta hayal ettiği olgu, diğer tarafta ise gerçek veriler tartışır oldu.
Kıbrıs Türk Spor Kamuoyu çoğu zaman olduğu gibi gerçekleri ancak Rum basınından öğrenebildi! Rum tarafı (KOP) gerçekleri olduğu gibi-doğru olarak kamuoyuyla paylaşırken bizimkiler, gerçekleri saklamakla meşgul oldular.
Hasan Sertoğlu, KTFF’nin KOP’a üyeliğini önceleri inkâr ederken şimdi kabul ediyor. KOP’a üyeliği ‘ortaklık’ olarak ileri süren Sertoğlu, özerk ve bağımsız bir KTFF’nin olacağından söz ederek halkımızı yine yanıltıyor! Gerçekleri yine Rum tarafı yani KOP Başkanı Costakis Koutsokumnis söylüyor. Ön anlaşmayı yazıldığı gibi doğru yorumlayan (KOP) Kıbrıs Futbol Federasyonu Başkanı Costakis Koutsokumnis, bakınız ne diyor:
“KTFF uluslar arası alanda özerk olamaz. Bu ancak ve yalnızca KOP bünyesinde olur. Kıbrıs Türk takımları, Rum ligine katılımları söz konusu değil. Kıbrıs futbol takımları, Güney Kıbrıs’taki Yerel Federasyon Konfederasyonları (STOK) (köy takımlarının mücadele ettiği) usulünde bir yöntem izleyecek. Yani her şey KOP’un denetimi altında olacak.”
Bu söylemler, Hasan Sertoğlu’na hayran olan ve bizlere bir şeyler vermesini beklediğimiz KOP Başkanından geldi. Hasan’a hayranlığına diyecek bir şeyim yok. Siz onun yerinde olsanız söz dinleyen uysal birisini mi, hırçın daha çok şey isteyen birisine mi hayranlık duyarsınız?
Bunu da geçelim ve gerçeklere gelelim. Biz bu STOK (Rum tarafında KOP’a üye Konfederasyon) meselesini, Rumların bize vermek istedikleri statünün bu olduğunu iki yıldır bangır bangır bağırarak söylemiyor muyduk? Yine “öyle bir şey yok” der misiniz?
Gerçekler gizlenemez. Yalancının mumu ancak yatsıya kadar yanar. Yeter artık, bu olayı, olduğu gibi kabul edip, gerçeklerinin tümünü, eksiksiz önce üyelerinize sonra da kamuoyuna açıklamaktan çekinmeyiniz…
Halkı aldatmanın kimseye faydası olmayacağı gibi hakkı da yoktur...