Türkiye Atletizm Federasyonu tarafından herhangi bir resmi davet almayan Sakallı, kendi imkanları ile organizasyona katılacak. Sakallı, adadan ayrılmadan önce Türkiye Atletizm Federasyonu ile İslam Oyunları’ndan başlayan ve bugüne kadar süren kendilerine yönelik olumsuz tutumlarını kamuoyu ile paylaştı. Sakallı, Türkiye federasyonunun kendilerini devamlı surette yok saydığını vurgularken “Kimse bizim sahipsiz olduğumuzu zannetmesin” dedi.
Sakallı: İlk çatlak İslam Oyunları sürecinde başladı
Ferhat Sakallı, Türkiye Atletizm Federasyonu (TAF) ile ilk çatlağın 2022 yılı Ağustos ayında Konya’da düzenlenen İslam Oyunları ile başladığını belirtti. Buse Savaşkan’ın İslam Oyunları kadrosunda olmadığını öğrendiklerinde TAF Başkanı Fatih Çintimar’ı aradığını, kendisine Buse’nin derecesinin yeterli olmadığı için kadroda yer almadığını öğrendiğini aktaran Sakallı, O dönemki dereceleri ile İslam Oyunları derecelerini karşılaştırdıktan sonra Buse’nin birinci görünmesi sonrasında yine ret cevabı aldıklarını belirtti. Bu noktada Spor Dairesi’nden Hüseyin Cahitoğlu ve TC Büyükelçiliği’ne konuyu aktardığını, onların da TC Genel Müdürlüğü ile irtibata geçerek Buse’nin “zoraki şekilde” kadroya alındığını belirten Sakallı, iki federasyonun arasının ilk olarak burada açıldığını ifade etti.
“TAF’a kalsaydı Buse herhangi bir kampta sıradan bir sporcuydu”
Bu olayın ardından TAF’ın Antalya, Gloria’daki milli takım kampına da Buse’yi dahil etmediğini, durumu izah etmelerine rağmen yine ret cevabı aldıklarını belirten Ferhat Sakallı, yine aynı süreçle Buse’nin kampa dahil edildiğini ve TC Genel Müdürlüğünün devreye girdiğini ifade etti.
“Başarısız olan sporcuya neden Genel Müdürlük onay versin?” sorusunu soran Sakallı, “Buse’nin bu süreçte buraya gelmesi KKTC Başbakanlık, TC Büyükelçiliği, KKTC Atletizm Federasyonu ve TC Genel Müdürlük sayesindedir. TAF’a kalsaydı Buse herhangi bir kampta sıradan bir sporcuydu” ifadelerini kullandı.
“TAF Başkanı sizi unutmuşuz, çık gel dedi”
Sonraki süreçte TAF’ın KKTC Atletizm Federasyonu’nu yok saydığını, resmi davet almadan yarışlara katıldıklarını belirten Ferhat Sakallı, 2022 yılında TC ve KKTC hükümetleri arasında imzalanan Gençlik ve Spor Alanında İşbirliği Protokolüne atıfta bulundu. Protokolde yer alan “Türkiye Cumhuriyeti’nde düzenlenecek uluslararası etkinliklere, KKTC tarafının da davet edileceği” ibaresine işaret eden Sakallı, geçtiğimiz yıl İstanbul’da düzenlenen Avrupa Salon Atletizm Şampiyonası’na da davet almadıklarını ifade etti.
Orada lobi çalışması yapmak, federasyonun dışa açılımda yaşanan sıkıntıları diğer federasyonlara aktarma adına önemli bir fırsatları olmalarına rağmen TAF’ın yine kendilerini yok sayarak davet etmediğini dile getiren Sakallı, “Bu üzüntümüzü belirtmek için TC Büyükelçiliğine, Dışişlerine ve Başbakanlığa yazılı olarak beyan ettik.
Yazı sonrasında iki saat sonra telefonum çaldı, TAF Başkanı sizi unutmuşuz, çık gel dedi. Bireysel olsa gitmezdim, ancak sporcum ve federasyonu temsilen İstanbul’a gittim. Tüm federasyonlara durumumuzu anlattık, ambargoları anlattık, yardımcı olabileceklerine yönelik bilgi aldım” dedi.
“Başkanın politikası kim olduğun, kişiliğinle ilgili”
Sıkıntıların bununla da kalmadığını belirten Atletizm Federasyonu Başkanı Ferhat Sakallı, oraya tecrübe kazanması için gönderilen hakemlerimizin yarışları tribünden izlemesi, bazı yarışların madalya seremonilerinde orada bulunan temsilcilerimizin yok sayılması, yarışmaya giden sporcuların ilk ve son kulvarlar gibi kötü kulvarlarda yarıştırılması ile sürecin sürdüğünü dile getirdi.
Yarışlarda bunun kavgasını teknik toplantılarda verdiğini söyleyen Sakallı, “Türkiye’deki federasyonun işleyişi; talimat veya derecenle ilgili değil, kim olduğun ile ilgili. Bu sporla ve atletizmle çelişen bir durum. Başarı ön plandayken, TAF Başkanı Fatih Çintimar’ın politikası kim olduğun, kişiliğin ile ilgili. Kurumsal yapıyı yok sayan bir idare yönetimi var şu anda. Bu süreci ben kaç yıldır diplomasi yolu ile çözelim diye usulünce yaptım. Bunların hepsini kamuoyu ile paylaşabilirim ama kendileri bunu yapabilir mi diye sorarım. Bunları çürütebilecek tezleri var mı?” sorusunu sordu.
“Konya’da gereken saygıyı görmedik”
Yine geçtiğimiz yıl Konya’da düzenlenen U16, U18 Türkiye Şampiyonası’nda yer almasına karşılık ne bir protokolde ağırlandığını, ne de madalya seremonilerine davet edildiğini aktaran Ferhat Sakallı, “Bu kadar olayı yaşamış birisi olarak sporcularımın, hakemlerin, yönetimin hakkını savunan biri olarak, federasyon başkanı olduğum unutularak cezalandırılır gibi ne seremoniye ne de protokole davet edildim. İşin mutfağından gelen birisi olarak, nereden geldiğimi çok iyi bilirim ve bunun gibi hırslarım hiçbir zaman olmadı ama bizim burada beklediğimiz sporcularımın, yöneticilerim ve antrenörlerimin de beklentisi, orada bir federasyon başkanı gibi karşılanmaktı, gereken saygıyı görmedik” dedi.
“Üstünü çizdikleri Buse, bugün Türkiye rekoru kırdı”
Geçtiğimiz yıl Buse Savaşkan’ın antrenörü ile yaşadığı anlaşmazlıktan dolayı yolları ayırdığını, bugüne kadar antrenörünün Buse’nin gelişimine verdiği destek için çok teşekkür eden Ferhat Sakallı, bunun ardından TAF’ın Buse’yi yalnız bıraktığını belirtti.
Önceki süreçleri bildiği için bu konuyu da Hüseyin Cahitoğlu ile paylaştığını, TAF Başkanının iki hafta süre istediğini, antrenör bulup dönüş yapacağını belirttiğini aktaran Sakallı, bu konuda da herhangi bir desteğin olmadığını söyledi.
Gelinen noktada Cahitoğlu’nun “Bir sporcumuza bakamıyorsak bu işi bırakalım” diyerek yola çıktığını, Başbakan’ın da destek verdiğini aktaran Sakallı, “Aldığımız katkı ve federasyon bütçesi ile bugün üstünü çizdikleri Buse, Türkiye salon rekorunu kırdı” dedi.
Sakallı, “Tüm bunlar olurken eski bir milli sporcu olarak TAF’tan bir tebrik beklerdim, gelmedi. Bir TL katkısı olmayan adamlar, Buse’yi kadro dışı bırakan adamlar rekor kırılınca Buse ile fotoğraf çektirecek kadar cüretkar oldu. Bu olayların arka arkaya gelmesi ile birlikte sabrımız kalmadı” ifadelerini kullandı.
“Çintimar’ın kendi kişisel kibri iki federasyonu bu noktaya getirdi”
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın her platformda “KKTC’yi tanıyın” yönündeki tutumuna karşılık TAF Başkanı Fatih Çintimar’ın “kendi kişisel kibri nedeniyle” iki federasyonu bu noktaya getirdiğinin altını çizen Ferhat Sakallı, “Sporcularımızın, antrenörlerimizin, atletlerimizin, hakemlerimizin yok sayılmayacağı, buradan tek yurt dışına açılan kapımız Türkiye ile eski işbirliklerimizin sürdürülebileceği bir yapının oluşması için gerekli kurumların artık devreye girmesi gerekli. Çünkü bu sadece bize yapılan bir şey değil, iç yapılarında da aynı çatlakların olduğunu biliyoruz. Kulüplerin seçimi beklediği, neredeyse diyaloğun kopma noktasına geldiğini biliyoruz” dedi.
“Kişiler değişir ama kurumlar her zaman bakidir”
“Bundan sonraki süreçte kimse bizim sahipsiz olduğumuzu zannetmesin” diyen Sakallı, “Bizim Türk Devletleri Atletizm Teşkilatı toplantısına çağrılmamız konusu, bizler için çok önemli, ama oraya da nasıl bir statüde çağrıldığımızı da çok iyi biliyoruz. Kişiler değişir ama kurumlar her zaman bakidir. Türkiye ve Türkiye Atletizm Federasyonu ile bağlarımız bundan sonraki süreçte de artarak devam edecek. Ama bu bilince sahip olmayanlar günün sonunda tarihin tozlu raflarında yerlerini alacak. Bizim kimseden maddi bir beklentimiz yoktur. Tek beklentimiz federasyonların, sessiz çığlığını birilerinin desteklemesi gerekiyor. Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu Başkanı Hasan Sertoğlu’nun dediği gibi ‘Biz evrodo muyuz?” Günün sonunda gidişat değişmezse istemesem de çocuklarımızın aşağılanacağı bir organizasyonun parçası yapmayacağım” ifadelerini kullandı.