Erhürman, KTSYD’yi Ziyaret Etti..!

DİĞER

CTP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Tufan Erhürman, beraberindeki heyetle KTSYD’yi ziyaret etti. KTSYD Başkanı Burhan Gürkan ve Yönetim Kurulu üyelerinin ağırladığı Erhürman, ziyarette yaptığı konuşmada devletin bir spor politikası olması gerektiğini vurguladı.

GÜRKAN ADAYLIK SÜRECİNDE BAŞARILAR DİLEDİ

KTSYD Genel Merkezi’nde 31 Ocak Cuma günü gerçekleşen ziyarette konuşan KTSYD Başkanı Burhan Gürkan, Tufan Erhürman ve ekibini ağırlamaktan duydukları memnuniyeti dile getirdi. Erhürman’ın Başbakan olduğu dönemde spor ve başarılı sporcularla yakından ilgilendiğini spor basını olarak takip ettiklerini belirten Gürkan, Cumhurbaşkanı seçilmesi halinde aynı hassasiyetle ülke sporuna yaklaşılacağına inandığını belirtti. Adaylık sürecinde çıktıkları yolda Erhürman ve ekibine başarılar dileyen Gürkan, halkın iradesini sandığa adaletli bir şekilde yansıtacağı bir seçim olmasını temenni etti.

ERHÜRMAN: “DIŞA AÇILIM İÇİN DOĞRU YOLLAR BELİRLENMELİ”

Sporla ilgili konuların bir koordinasyon içinde yürütülmesi gerektiğini belirten Erhürman, “Sporumuzun dışarıya açılması için doğru yollar belirlenmeli ve o yollardan gidilmeli. Bu açıdan da spor hukukunu bilen kişilerden oluşacak bir ekiple sporumuzu uluslararası alana nasıl taşıyacağımız yönünde çalışmalar yapılmalı ve ortak akıl oluşturulmalı.’ sözleriyle her alanda olduğu gibi sporda da ortak aklın devreye sokulmasının önemine vurgu yapan Erhürman, ‘Devletin içeride ve dışarıda bir spor politikası olmalı. Sporumuzda her branş için ödül ve teşvik düzenlemelerine gitmeliyiz. Uluslararası müsabakalara daha kolay katılım gösterilebilecek branşlara öncelikli davranmalıyız. Yine bu yönde Kıbrıs Sorunu çözümleninceye kadar, olimpiyat bayrağıyla müsabakalara katılmanın yollarını aramalıyız.” dedi.

“KAYBEDECEK BİR NESLİMİZ DAHA YOK”

Ülkemizde yetenekli sporcularımızın olduğuna işaret eden Erhürman, ‘Başbakanlığımız döneminde üniversiteler nezdinde yetenek taraması çalışmasını uygulamaya koymuştuk. Bu devam ettirilmeli. Ayrıca Sponsorluk Yasası üzerinde de çalışıp, özel sektörün sporun içine girmesini de sağlamalıyız.’ dedi. Erhürman Spor Dairesinin istikrarlı ve işlevli çalışmalar yürütemediğini de vurgulayarak ‘Bizim ülkemizde Spor Dairesi diye bir daire var. Dairenin başarı kriterleri, çim sahaları yeşil tutmak ve aydınlatmaları sağlamak. Bu böyle olmamalı. Bu cari günlük idaredir. Spor alanında da istikrara sahip olmalıyız. Şu anda hiçbir başbakanın 3 yıllık görev süresi yok. Spor Dairesi de Başbakanlık’a bağlı olduğu için, orada da uzun soluklu projeler yapılamıyor. Bizim burada istikrarlı bir sürece sahip olmamız gereklidir. Çünkü bizim kaybedecek bir neslimiz daha yok. Futbolda birçok altyapı kurduk. Ama bu çocukların önüne hedefler koyamıyoruz. Bu da beni üzüyor.’ dedi.

“CUMHURBAŞKANLIĞI SPOR KOMİSYONU OLUŞTURULMALIDIR”

Cumhurbaşkanlığı’nda spor konusunun da bir mesele haline getirilmesi gerektiğini belirten Erhürman ‘Cumhurbaşkanlığı’nda hiçbir dönem bir Spor Komisyonu oluşturulmadı. Acilen oluşturulmalı ve uluslararası alanda kabul gören Cumhurbaşkanlığı nezdinde de her büyükelçiyle sporumuzun dışarıya açılımı konuşulmalı, bizim durumumuz anlatılmalı. Bir spor politikası oluşturulmalı. Bu sadece sporda değil, tarımda, ekonomide, sağlıkta, turizmde, her noktada yapılmalı. İçerideki spor ayağında da Cumhurbaşkanlığı çatısı altında oluşturulan komite aktif olmalı. Bu komite, hükümetler değişse de çalışmaların takipçisi olmalı. Gelişmiş ülkeler 15 yıllık programlar yaparak, önlerine hedefler koyar. Biz 15 aylık programlar dahi yapamıyoruz.” dedi.

“SPORDAKİ ÇÖZÜM İRADEMİZİ DE DÜNYAYA ANLATMAMIZ GEREKİYOR”

Erhürman sözlerine şu şekilde devam etti: “Bizim bir 5 yıl daha kaybetmeye tahammülümüz yoktur. Kıbrıs Sorunu bizim en önemli sorunumuzdur. Kıbrıs Sorunu’nun çözülmesi için çalışacak olanlarla, sporumuzun dışarıya açılmasının yollarını arayacak olanlar aynı kadrolardır. Bu noktada Cumhurbaşkanlığı çatısı altında, ilgili örgütlerle ve uzmanlarla oluşacak komitelerle bu konularda adımlar atacağız. Artık Cumhurbaşkanı’nın bu konuların içinde olmama lüksü yoktur. KOP Süreci diye bir süreç yaşanmıştı futbolda. Biz bu süreci alıp Spor Komitesi’yle masaya yatırmalıydık. Bu komitelerin çalışmaları BM Genel Sekreteri Guterres’in raporlarına da girer ve gündem olur. Onu oraya koymanın yollarını aramamız lazım. Biz 2004’te Annan Planı’na ‘evet’ dedik. 2017’de Crans Montana’da yine olumlu bir açılım yaptık. KOP Süreci’nde de çözüm irademizi gösterdik. Bizim bir istisnamız var. Bunu da sağlam ve hukuki bir zeminde tüm dünyaya anlatmamız gerekiyor.” dedi.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.