2015-03-12 22:21:03

Bir bardak suda koparılan fırtına!

FEVZİ BEYAR

12 Mart 2015, 22:21

 

Siz ne dersiniz bilemiyorum ama kendi talebimiz olan “sorunlarımıza çare bulun” çağrımızı yerine getirme girişimlerine gösterilen gürültüyü, gerçekten anlamakta güçlük çekiyorum. Bu davranış sportif mi, siyasi mi, anlayabilmiş değilim!
Sevgili dostlar, biz değil miyiz, Türkiye Futbol Federasyonundan ‘bedavaya ve zamansız transfer olan futbolcularımızın sorunlarına “FIFA kuralları çerçevesinde çözüm bulunuz” diyip, Türkiye Futbol Federasyonu’na başvuran. Bu istemi, KKTC Cumhurbaşkanı, Spor Bakanı ve Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu başkanı olarak bizler, talep etmedik mi? 
Bizim talebimiz üzerine harekete geçen Türkiye Futbol Federasyonu’nun, bağlı olduğu kuruluş FIFA’ya, yazı yazıp görüş istemesinin, ne mahsuru vardır söyler misiniz? 
Adamlar bizlere yardımcı olma çabası içerisinde FIFA’nın olası itirazlarını minimize etme gayesiyle FIFA’ya mektup yazdıktan sonra, girişim yapma planları yaparken, biz burada harp ilan ediyoruz! Yok, bu gayretler bizleri küçük düşürücü hareketlerdir, yok egemenliğimizi yok eden davranışlardır diyerek yeri göğü inletiyoruz…
Beyler; önce kararınızı netleştiriniz. Türkiye Futbol Federasyonu’ndan yardım istiyor musunuz istemiyor musunuz? Burada kurulması düşünülen Office veya temsilcilik, size (bizlere) hizmet vermek için kurulmayacak mı? 
Bu Dairenin muhatabı Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu ile ilgili kulübümüz olmayacak mı? Federasyonumuzun yetkilerinin elinden alınacağına, Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu’nun (KTFF) dikkate alınmayacağı ne zaman, nerde söylendi ki, bu reaksiyonları gösteriyoruz?
Bunların hiç birisinin vaki olmadığı hepimiz tarafından biliniyor olmasına rağmen bu gürültü niye koparılıyor, gerçekten anlamakta zorluk çekiyorum. Evet, Spordan sorumlu Bakan Sayın Serdar Denktaş’ın da belirttiği gibi bu üzüntü verici durum, iki Federasyon başkanı, Hasan Sertoğlu ile Yıldırım Demirören’in ‘karşılıklı sevgisizliğinden’ kaynaklandığı hepimizin malumu! İki başkan arasındaki üslup farkı, bu sorunların kaynağı… 
Bizi üzen nokta, sağduyu sahibi olduklarını bildiğimiz bazı spor adamlarının bu “sevgisizliği” körüklemesidir! Bazıları, küme düşen takımlarını ligde bırakma formülünün yaratılması umuduyla, bazıların ise KOP sürecinin duvara toslamasının verdiği üzüntü, bazılarının ise ahbap-çavuş ilişkilerine verdikleri önem nedeniyle bu tür davranışlar içerisine girdiklerini görüyor ve Kıbrıs Türk futbolu adına üzülüyoruz.
Beyler, Don-kişot’luğa gerek yok. Gerçekler, realiteler, ülke menfaatleri çerçevesinde hareket edelim! Futbolumuzun sorunlarının çözümüne öncülük verelim. Bunu yaparken de demokrasiden, kişi-kurum haklarını bir kenara koymadan hareket edelim. Karşı görüş belirtti diye ‘ilişkileri askıya almak’ da ne demek oluyor! Nerede kaldı fikir özgürlüğü, hani demokrasi?
Bir bardak suda fırtına koparmayı bir kenara koyalım. Sevgisizliği sevgiye dönüştürelim. İnatla bir yere varamayacağımızın bilincine varalım…
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.